Ruhr Veliler Birliği MobilES projesi çerçevesinde kanserli çocuklar yararına çalışmalar yapan Umut Yolu Derneği ile birlikte Essen’de oldukça anlamlı bir programa evsahipiliği…
Ruhr Veliler Birliği MobilES projesi çerçevesinde kanserli çocuklar yararına çalışmalar yapan Umut Yolu Derneği ile birlikte Essen’de oldukça anlamlı bir programa evsahipiliği yaptı.
Konu kanser hastalıkları idi. Bu, öyle bildiğimiz türden kanser hakkında bir bilgilendirme semineri değildi. Önce kanserli çocuklar ve onların aileleriyle ilgili çalışmalar yapan ve bu yıl tam 20 yılını kutlayacak olan “Umut Yolu Derneği’nin” bir baba ve kanserli çocuğunun hastalık serüvenini anlatan bir film izletisiyle başladı. Filmde beyin kanserine yakalanmış Leoni’nin hastalık hikayesi ve bu süreç içinde yaşadıkları anlatılıyordu. Yılları hastanelerde geçen baba ve çocuğun hikayesi katılımcılar tarafından zaman zaman gözyaşlarıyla izlendi. Filmin en çarpıcı yanı da babanın bu süreç içerisinde Leoni ile ilgili tüm işlemleri yansıtan bir tesbih işlemesiydi. Tespihin her bir taşının ise çocuğa uygulanan önemli tıbbi girişimleri temsil etmesiydi; tesbih tam 11 m uzunluğundaydı. Baba yapılan işlemleri sayarken biz yorulduk.
“Allah oğlumuzu bizden daha çok sevmiş ki, yanına almış”
Film izletisinden sonra program Umut Yolu Derneği’nin kurucusu Aynur Çelikdöven’in hayat hikayesiyle devam etti. Aynur hanımın iki çocuğu da bu hastalığa yakalanmıştı. Kızı bu hastalığı yenerken, oğlu 1999 yılında maalesef hayata gözlerini yummuş. “Allah oğlumuzu bizden daha çok sevmiş ki, yanına aldı” demeyi de ihmal etmedi Aynur Hanım. Oğlu hayata gözlerini yummuş ama o dönem 20 yaşında olan Aynur Hanım hayata küsmemiş, o pes etmemiş. Benzer durumda olan başka anne ve çocukları kendilerini yalnız hissetmesin diye Umut Yolu Derneğini kurmuş ve 20 senedir de başkanlığını yürütüyor. Bunun yanı sıra insanları kök hücre ve organ bağışı konusunda bilgilendiriyor. Bu nasıl bir güç, nasıl bir mücadele, nasıl bir insan sevgisi? Hayran kaldık.
Kanserle dans eden bir başka anne
Ve akşamın duygusal akımı bununla da bitmiyor. Bir başka annemiz, Serap Yöndem. O da çok genç yaşta iki çocuğunun hastalığıyla mücadele ediyor; o da birisini Allah’a teslim ediyor. Etmesine ediyor da Serap Hanım da ikinci çocuğunun hastalığı ile sınanıyor. Tam 2,5 yıldır ikinci çocuğunun hastalığı ile savaşıyor; bu süreç içinde hastane onun asıl evi oluyor. Ve hastane odalarında yaşadığı bu süreç içinde ümidini kayıp etmiyor, duygularını dile getiren bir şiir kitabı yazıyor ,,222 no’lu oda’’. Kitabın tüm gelirini ise Türkiye’de “Kanserle Dans Derneği” ’ne bağış yapıyor. Kansere bir çocuğunu kaptıran anne kanserle adeta dans ediyor sanki. Hayran kaldık.
Seminerin ikinci kısmında ise kanser araştırmaları uzmanı Dr. Ali Sak kanserin oluşumu, terapi opsiyonları ve korunması ile ilgili temel bilgiler verdikten sonra ürolog ve kanser tedavisi uzmanı Dr. Mustafa Tosun prostat ve mesane kanserinin risk faktörleri, tedavisi ve korunması hakkında özel bilgiler sundu. Katılımcılar arasında bulunan kadın hastalıkları uzmanı Dr. Hakan Adıgüzel de katılımcılara meme kanseri hakkında bilgilendirme yaptı. Akşama müzikal olarak Kazım Birlik ve Orhan Şener saz ve sözleriyle, Bayran Aydemir de ritimde eşlik ettiler.
Bu oldukça anlamlı, bilgi, birikim, bilim yüklü, hastaların ve yakınlarının mücadele gücünü artıran organizasyonda emeği geçen Ruhr Veliler Birliği üyelerine, MobilES ekibine, olağanüstü mücadele gücü sergileyen annelerimize ve uzman doktorlarımıza teşekkür ediyoruz. Vermiş olduğunuz bilgi ve mücadele gücüyle bu ‘kanser savaşını” kazanacağız.
ha-ber.com / Essen
Ruhr Veliler Birliği, MobilES projesi çerçevesinde, kanserli çocuklar yararına çalışmalar yapan Umut Yolu Derneği ile birlikte Essen’de oldukça anlamlı bir programa evsahipiliği yaptı.
Program, kanserli çocuklar ve onların aileleriyle ilgili çalışmalar yapan ve bu yıl tam 20 yılını kutlayacak olan “Umut Yolu Derneği’nin” bir baba ve kanserli çocuğunun hastalık serüvenini anlatan bir film izletisiyle başladı. Filmde beyin kanserine yakalanmış Leoni’nin hastalık hikayesi ve bu süreç içinde yaşadıkları anlatılıyordu.
Yılları hastanelerde geçen baba ve çocuğun hikayesi katılımcılar tarafından zaman zaman gözyaşlarıyla izlendi. Filmin en çarpıcı yanı da babanın bu süreç içerisinde Leoni ile ilgili tüm işlemleri yansıtan bir tesbih işlemesiydi. Tesbihin her bir taşının ise çocuğa uygulanan önemli tıbbi girişimleri temsil etmesiydi; tesbih tam 11metre uzunluğundaydı.
“ALLAH OĞLUMUZU BİZDEN DAHA ÇOK SEVMİŞ Kİ, YANINA ALMIŞ”
Film izletisinden sonra program Umut Yolu Derneği’nin kurucusu Aynur Çelikdöven’in hayat hikayesiyle devam etti. Aynur hanımın iki çocuğu da bu hastalığa yakalanmıştı. Kızı bu hastalığı yenerken, oğlu 1999 yılında maalesef hayata gözlerini yummuş. “Allah oğlumuzu bizden daha çok sevmiş ki, yanına aldı” diyen Aynur Çelikdöven, hayata küsmemiş, pes etmemiş. Benzer durumda olan başka anne ve çocukları kendilerini yalnız hissetmesin diye Umut Yolu Derneğini kurmuş ve 20 senedir de başkanlığını yürütüyor. Bunun yanı sıra insanları kök hücre ve organ bağışı konusunda bilgilendiriyor.
KANSERLE “DANS EDEN” BİR ANNE
Serap Yöndem kanserle mücadele eden diğer bir anne. O da çok genç yaşta iki çocuğunun hastalığıyla mücadele ediyor. Birini Allah’a teslim ediyor. Ardından ikinci çocuğunun hastalığı ile sınanıyor. Tam 2,5 yıldır ikinci çocuğunun hastalığı ile savaşıyor; bu süreç içinde hastane onun asıl evi oluyor. Ve hastane odalarında yaşadığı bu süreç içinde ümidini hiç kaybetmiyor. Duygularını dile getiren bir şiir kitabı yazıyor ,,222 no’lu oda.’’ Kitabın tüm gelirini ise Türkiye’de “Kanserle Dans Derneği” ’ne bağışlıyor.
Seminerin ikinci kısmında ise kanser araştırmaları uzmanı Dr. Ali Sak kanserin oluşumu, terapi opsiyonları ve korunması ile ilgili temel bilgiler verdikten sonra ürolog ve kanser tedavisi uzmanı Dr. Mustafa Tosun prostat ve mesane kanserinin risk faktörleri, tedavisi ve korunması hakkında özel bilgiler sundu. Katılımcılar arasında bulunan kadın hastalıkları uzmanı Dr. Hakan Adıgüzel de katılımcılara meme kanseri hakkında bilgilendirme yaptı. Akşama müzikal olarak Kazım Birlik ve Orhan Şener saz ve sözleriyle, Bayram Aydemir de ritimde eşlik ettiler.
Muhabirce/ ESSEN